Bütün ipler Erdoğan'ın elinde mi?

 


Image
Bütün ipler Erdoğan'ın elinde mi?
İlerlemiş yaşına rağmen, Erdoğan, bütün cephelerde koşturuyor..
Hiç emin olsa, bu kadar koşuşturur muydu?
Partisi kongre sürecinde. Erdoğan kongrelere katılıyor ve il yönetimleri ile Genel Merkez yönetimini şekillendiriyor.
Partiyi kimseye de emanet edesi değil.
Benim dikkatimi çeken bir konu var, onu analiz etmek istiyorum.
MHP ve Devlet Bahçeli Erdoğan'ın yanında. Devlet bey çizgisi belli biri. İsmiyle özdeş, "Devletin Bekası" onun herşeyi. Erdoğan'la yoldaşlığı da bu çizgisi ile ilgili. Kürt açılımının yapılmasını savunan Erdoğan'a keskin karşı duruşu da bununla ilgiliydi. Erdoğan ile uzlaşısı da, Erdoğan'ın açılımdan vazgeçmesine bağlı oldu.
Ama, Erdoğan'ın ihtiyaçları, MHP ve Devlet beyle tam karşılanamıyor.
MHP dışında, kendilerini daha çok "Atatürk milliyetçisi diye tanımlayan" veya Atatürkçülüğe vurgu yapan milliyetçi bir kesim daha var. Bu kesim, MHP'nin; Erdoğan'la birlikteliğini onaylamıyor ve Kürt meselesinin çözümüne MHP'den çok farklı bakıyor... Popülist çizgide bir Türkçülük, Atatürkçülük ve Milliyetçilik.
Bu taban, son Kürt açılımı ile, kendini MHP'den daha da ayrıştırdı.
Ümit Özdağ bu kitleyi temsil ediyor.
Zafer Partisi; keskin ayrışma alanı "göçmen meselesinden" sonra, daha keskin ayrışma alanı "Kürt açılımı karşıtlığı" ile ortaya çıktı ve tabanı genişliyor.
Her iki keskin toplumsal ayrışma alanı, Zafer P'sinin sokakta zemin bulmasını sağlıyor. Özellikle açılım karşıtlığı, "sokakta meşruiyet sağlayabilecek" önemli pozisyonlar veriyor. Kitleler hareketlenebilir ve Erdoğan karşıtlığı, sokakta da "ete-kemiğe bürünebilir". Bu tehlikeli.
Pahalılık ve düşük maaşlar nedeniyle sokağa çıkmayan Türk halkının bir kesimi, "açılımda" Erdoğan'ın atacağı adımlara bağlı olarak, keskin muhalefete yönelebilir.
Erdoğan'ın; "DEM P'nin parlamento gücünü yanına alarak", Anayasa'daki, CB'ı seçilme kısıtlamasını kaldırma isteği, neredeyse sağır sultanın malumu. Yani, Erdoğan "ömrü vefa ettiği müddetçe" CB'ı olarak kalmak istiyor.
Milliyetçilerin bir kanadı olan MHP buna razı, ama Zafer Partisi çizgisi razı değil. Onlar, Erdoğan iktidarında, "Türklüğün de tehlikede olduğunu" değerlendiriyorlar. Belki de daha keskinler.
Erdoğan'ın elinde, 2. bir Sinan Ogan yok.. O, ahlaken yıprandı.
Erdoğan bu "popülist Atatürkçü milliyetçiliği" kırmak, zayıflatmak, dahası yanına çekmek zorunda. Ümit Özdağ şahsında oluşan "kümelenme" kırılmalı.. Özdağ hem sokağı hareketlendirebilir, hem Erdoğan'ın yanındaki MHP milliyetçiliğini zayıflatabilir.
Erdoğan, bu nedenle partiye bazı "aşılar" yapıyor.
Meral Akşener en çok bahsedilen isim. CB'ı yardımcısı olacağı söyleniyor.
Kürşat Zorlu; TİKA, Kazakistan Hoca Ahmet Yesevi üniversitesi gibi bürokratik tecrübeleri AK P hükümeti döneminde edinmiş. Türkçü-Atatürkçü çizgide milliyetçi. Yani, Ümit Özdağ ile hiç ters düşmezler. Üstelik İYİ P'de siyasete atılmış. Ama birden AK P'li oluverdi. "Mesele vatansa partiler teferruattır" sloganıyla, Bilge Kağan'ın nasihatleriyle AK P'li oldu.
Sübhansın Ya Rabbim..
Niye?
İşte yukarıda anlattığım;
  • "Türkçü, Atatürk Milliyetçisi cephenin Özdağ üzerinde kümülasyonunu önlemek",
  • DEM P ile yürüteceği Anayasa değişiminde, Öcalan'ın ev hapsine alınmasında doğabilecek "Türkçü Atatürk Milliyetçisi çizginin reaksiyonlarını zayıflatabilmek"
Erdoğan için, hayati gözüküyor.
Yoksa, Erdoğan bu çizgiden zerre hazzetmez... Bahçeli'den bile.. Ama hayat, Onun bu adımları atmasını gerektirdi, O da çekinmeden atabilecek siyasi esnekliğe sahip.
Ancak, küçük bir "mim koymalıyım" buraya.
"Gelenlerin", AK P yönetiminde farklı insiyatifler kullanıp kullanmayacaklarını iyi ölçüp, biçmeli. Onun için mi geliyorlar, yoksa başka bir hesabın içinde rol almaya mı?
Adelina Sfishta

Yorumlar